Kamu Sağlık Finansmanında Son Durum

Her ne kadar Genel Sağlık Sigortası yasası yürürlüğü girmemiş olsa da, Genel Sağlık Sigortası’ndan beklenen uygulamalar büyük ölçüde devreye girmiştir. Bu kapsamda tüm vatandaşlara ulaşılabilir bir sağlık sistemi kurulması büyük ölçüde gerçekleştirilmiştir. 2007 yılı itibari ile sosyal güvenlik kurumlarının kamu bütçesinden yapılan transferlerin toplamı tahakkukta 26.445 Milyon YTL, tahsilatta ise 33.224 Milyon YTL olarak açıklanmıştır. 2008 yılında ise tahakkukta tahmin edilen transfer açık tutarı 28.803 Milyon YTL, tahsilatta ise 37.030 Milyon YTL olarak açıklanmıştır.(1) Peki söz konusu açığın ne kadarı sağlık harcamalarından kaynaklanmaktadır. Bu yazımızda kamu sağlık finansmanına ilişkin son rakamları ve toplam sosyal güvenlik açığı içerisinde sağlıktan kaynaklanan açığı sizlerle paylaşmak istiyoruz.

Bilindiği üzere SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı altında tek çatı altında birleştirilmiştir. Bu kapsamdaki kişilere yapılan sağlık harcamaları Sosyal Güvenlik Kurumu verilerinde yer almaktadır. Devlet memurları ile yeşil kart kapsamındaki vatandaşlarımızın sağlık harcamaları ise tümüyle genel bütçeden karşılanmaktadır. Dolayısıyla, bu kişilerde bir prim geliri söz konusu değildir. Aşağıdaki tabloda, sağlık hakkına ulaşmak için bireylerin tabi olduğu statüye göre finansman kaynaklarına mevcut durum ve GSS’nin yürürlüğe girmesinden sonraki durum açısından yer verilmiştir.

\"Tablo\"

(2) İş Kazası ve Meslek Hastalığı Hariç. SSK’ya ve Bağ-Kur’a tabi olarak çalışanlar prim ödemekte olup, emeklilerinden prim alınmamaktadır. Bu kişiler, ödedikleri sağlık primlerine ek olarak, genel vergilerini de ödemektedirler.

(3) Genel vergilerden karşılanmaktadır.

(4) ES emeklileri dışında, Bağ-Kur ve SSK emeklileri de prim ödememektedirler.

(5) Genel vergilerden Devletçe ödenecektir.

Tablo 1’den görüleceği üzere, sadece SSK ve Bağ-Kur çalışanları prim ödemekte olup, sağlık güvencesine sahip kişiler sağlık hizmetlerine ulaşmak için herhangi bir prim ödemesi yapmamaktadırlar. Genel Sağlık Sigortası kanunu yürürlüğe girmeden, finansman alanında yaşanan bu eşitsizliğin ortadan kaldırılma imkanı yoktur.

Sağlık finansmanının faturalı giderlerinde son 5 yılda ortaya çıkan durumu Tablo 2’de dikkatlerinize sunulmuştur. Faturalı sağlık harcamalarından kastımız, gerek kamu gerekse üniversite hastanelerinin ödeyici kurumlara kesmiş oldukları faturalar karşılığında tahsil ettikleri tutarlar ile serbest eczanelere ve özel sağlık kurumlarına fatura karşılığı ödenen tutarları kapsamaktadır. Faturalı sağlık harcamaları içerisine, genel bütçeden kamu sağlık hizmeti sunucularına yapılan transferler kapsanmamaktadır. Toplam kamu sağlık harcamasını bulmak için, kamu kurumlarına yapılan sübvansiyonları da eklemek gerekmektedir.

\"Tablo\"

Tablo 2’den görüleceği üzere 2003-2007 yılları arasındaki 5 yıllık dönemde faturalı sağlık harcamaları, toplamda 2 kat artış göstermiştir. Toplam harcamalardaki dağılım açısından, tedavi harcamaları 2,5 kat, ilaç harcamaları ise 1,6 kat artış göstermiştir.

Harcama yapılan bütçe açısından bakıldığında ise, en büyük artışın 4,1 kat ile yeşil kartlılarda, 2,6 kat ile de SSK’lılarda gerçekleştiği görülmektedir. Dikkat çeken önemli bir husus da, Emekli Sandığı kapsamında sağlık yardımı alan emeklilerde sağlık harcamalarının 5 yıllık dönemde düşüş göstermesidir. Bu azalmanın önemli bir gerekçesini, ilaç fiyatlarında meydana gelen düşüş oluşturmaktadır.

Peki, bu dönemde gelir ve gider dengesi ne şekilde gerçekleşmiştir. Prim gelirlerinin giderleri karşılama oranı nedir? Dolayısıyla sağlık finansmanında açık ne düzeydedir? Şimdi bu sorunun cevabının aramaya çalışacağız.

\"Tablo\"

GSS yasası yürürlüğe girdiğinde, kamu bütçesi açısından değerlendirdiğimizde net gelir oluşturacak herhangi bir düzenleme yapılmamaktadır. Yani Devlet memurlarında ve yeşil kartlılardan alınacak olan prim geliri net bir gelir kaynağı olmayıp, bütçenin tedavi yardımları ödeneği yerine sosyal güvenlik primleri ödeneğinden ödenen tutarlara dönüşecektir.

Sadece SSK ve Bağ-Kur primleri dikkate alınarak yapılan, SGK’nın gelir gider dengesi dikkate alınarak yapılan hesaplamada, gelirlerin giderleri karşılama oranına Tablo 3’te yer verilmiştir. Görüleceği üzere prim gelirlerinin giderleri karşılama oranı 2007 yılında %53 olarak gerçekleşmektedir. 2007 yılında tahakkukta oluşan açığın 26.445 Milyon YTL olduğu dikkate alındığından, sosyal güvenlik açığının % 36’sının sağlıktan kaynaklandığı sonucuna ulaşılmaktadır. Tahsilatı dikkate alarak yapılan hesaplamada ise toplam tahsilat açığının %29’unun sağlıktan kaynaklandığı sonucuna ulaşılmaktadır. Bu analizde yeşil kart, devlet memurları için yapılan transferler dikkate alınmamıştır.

Bu durum sosyal güvenlik reformunun gerekliliği konusunda hepimizin çok daha dikkatli ve ihtiyatlı davranma gereğini ortaya koymaktadır. Bir diğer husus da GSS ile ilgili yapılan yasal düzenlemelerin, sürdürülebilirlik açısından oldukça önem taşıdığını ortaya çıkarmaktadır.

Toplumun uzun yıllardan beri sınırlandırılmış sağlık taleplerinin önünün açılmasıyla birlikte harcamalardaki bu düzeyde artışlar beklenen gelişmelerdir ve toplum sağlığı ve sağlık hakkının yaşama geçirilmesi açısından da istendik uygulamalardır. Ancak bunun ülkemizin ekonomik dengesi ve kamu borçlanma gereksinimi ve keza dünyada en yüksek reel faiz ödeyen ülke olmamız dikkate alındığında oluşacak açığın yine bu toplumun sırtından finanse edildiğinin bilinmesinde yarar vardır. Aksi takdirde oluşan gereksiz sağlık harcamalarının bedelini dünyanın en yüksek reel faizini ödemek suretiyle yine bu topluma ödetmek durumunda kalınacaktır.

Son söz olarak, emeklilikteki finansman açığı kadar, sağlıktaki finansman açığının da aynı ölçüde mercek altında tutulması, izlenmesi ve bu harcamaları kontrol edecek gerekli düzenlemelerin yapılması sürekli gündemde olması gereken konular arasında yer almalıdır. (1) Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’in Plan ve Bütçe Komisyonu Bütçe Sunuşu, http://www.csgb.gov.tr, s.29.

11.02.2008 tarihinde Medimagazin Sağlık Haber Portalında yayınlanmıştır. Ulaşmak için lütfen tıklayınız: https://www.medimagazin.com.tr/authors/huseyin-celik/tr-kamu-saglik-finansmaninda-son-durum-72-65-1495.html

Bilinmeyen adlı kullanıcının avatarı

tarafından yazıldı

1965 yılında Afyon’da doğdu. İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümü’nden mezun oldu (1987). 8., 9., 10. ve 11. Kalkınma Planlarının hazırlanmasında görev aldı. SSK Genel Müdürlüğünde Müfettiş, Acıbadem Sağlık Grubunda Satın Alma ve Lojistik, Pazarlama ve Kurumsal İletişim ile Hastane Direktörlükleri yaptı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının Soysal Güvenlik Reform Projesi’nde danışmanlık yaptı. 2013-2017 yıllarında T.C. Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcılığı yaptı. Halen kurucusu olduğu özel bir şirkette çalışmaktadır.

Yorum bırakın