Kamu Sağlık Tesisleri Fiyat Tarifesi

Sağlık hizmetlerinin sunumunda kullanılan fiyat tarifeleri, gerek finansman kurumları, gerekse hizmeti sunan kurumlar açısından hayati öneme sahiptir. Bu durum kuşkusuz sağlık hizmetini kendi gelirleri ile finanse eden bireyler açısından da geçerlidir. Fiyat tarifelerinin temel özelliği, hizmeti satın alan kişi ve kurumları önceden bilgilendirmesidir. Bu şekilde her iki taraf ödeyeceği veya tahsil edeceği bedelleri önceden bileceğinden, bizzat sağlık hizmetinin sunulması aşamasında fiyat nedeniyle çıkabilecek sorunlar asgariye indirilmektedir. Kuşkusuz tarifeler, sorunları çözmek için tek başına yeterli kalmamakta, tarifenin uygulanması sonucu çıkan nihai tutar da tartışmalara ve uzlaşmazlıklara konu olmaktadır. Özellikle 2007 yılı fiyat tarifesinin yayımlanmasının beklendiği bu dönemde, konunun önem ve önceliği biraz daha artmaktadır.

Fiyat tarifeleri; asgari tarifeler, azami tarifeler ve referans tarifeler olmak üzere sınıflandırılabilir. Ülkemizde asgari tarifeye, Türk Dişhekimleri Birliği fiyat tarifesi, azami tarifeye ilaç tarifesi, referans tarifeye ise Türk Tabipleri Birliği (TTB) fiyat tarifesi örnek gösterilebilir. Yakın zamana kadar en yaygın şekilde kullanılan TTB asgari fiyat tarifesi, 6023 sayılı TTB Kanununda 2006 yılında 5477 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik ile rehber (referans) tarifeye dönüştürülmüştür. Asgari ve azami tarifeler uyulması zorunlu tarifeler olup, uygulanmaması halinde kimi yaptırımlara tâbi olmaktadır. Referans fiyat tarifeleri ise tavsiye niteliğinde olup, uyulmaması halinde herhangi bir yaptırıma sahip değildir.

Ülkemizde sağlık hizmeti sunan kurumların fiyat tarifleri ile finansman kurumların satın alma fiyatlarını belirleyen tarifeler birbirine sıklıkla karıştırılmaktadır. Yaygın kanının aksine, Maliye Bakanlığı tarafından her yıl yayımlanan Tedavi Yardımı Tebliğinde yer alan fiyat tarifeleri, yasal açından kamu sağlık kurumlarının fiyat tarifesi değildir.

Maliye Bakanlığı tarafından yayımlanan Tedavi Yardımına İlişkin Uygulama Tebliği (yaygın kullanımı ile Bütçe Uygulama Tebliği) (BUT), sağlık hizmeti sunan kamu kurumlarının fiyat tarifesi olmayıp, hizmeti satın alan Maliye Bakanlığı’nın sağlık hizmetini satın alma koşullarını ve fiyatlarını belirleyen bir tarife niteliğindedir. Nitekim bu husus, en son yayımlanan ve halen yürürlükte olan 2006 yılı Tebliğinin amaç, kapsam ve dayanak maddelerinde de açıkça görülmektedir.

Konuya bu yönüyle baktığımızda, özellikle kamu sağlık tesislerinde uygulanacak fiyat tarifesinin ne olduğu sorusu gündeme gelmektedir. Konuyla ilgili yasal düzenleme 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Yasasının 3/c maddesinde yapılmıştır. Buna göre; “Kamu kurum ve kuruluşlarına ait sağlık kuruluşları veya sağlık işletmelerinde verilen her türlü hizmetin fiyatları Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığınca tespit ve ilan edilir.” hükmü yer almaktadır. Sağlık Bakanlığı, Yasadan aldığı bu yetki ile kamu kurum ve kuruluşlarına ait sağlık kuruluşları ile yine 3359 sayılı Yasanın 5’nci maddesi ile sağlık işletmesine dönüştürülen sağlık kuruluşları (Halen Ankara da bulunan Yüksek İhtisas Hastanesi) için tek taraflı olarak hizmet sunum fiyatlarını belirleme görev ve yetkisine sahiptir.

Yasadan anlaşılacağı üzere, kanun koyucu Sağlık Bakanlığı’na fiyatların belirlenme yetkisini takdiri bir hak olarak vermeyip emredici şekilde, tek taraflı olarak tespit ve ilan edileceğini belirtmiştir. Sağlık Bakanlığı bugüne kadar söz konusu yetkiyi, Maliye Bakanlığı’nın yayımladığı Tedavi Yardımına İlişkin Uygulama Tebliğinde yer alan fiyatları hizmet sunumu fiyat tarifesi olarak kabul etmek suretiyle uygulamıştır. Bu nedenle uygulamada Maliye Bakanlığı tarafından yayımlanan satın alma fiyatlarını ve koşullarını belirleyen Tebliğ hükümleri, kamu sağlık kurumları için de sağlık hizmetinin satış fiyatı ve koşulları olarak uygulanmıştır.

Yasal açıdan Maliye Bakanlığı tarafından belirlenen satın alma fiyatları ile Sağlık Bakanlığı tarafından belirlenecek olan hizmet sunum fiyatlarının aynı olma zorunluluğu bulunmamaktadır. Ancak Sağlık Bakanlığı fiyat tarifesinin Maliye Bakanlığı tarafından belirlenen fiyatların üzerinde olması halinde, arada oluşacak farkın hizmetten yararlanan ve büyük bölümü kamu sağlık güvencesine sahip kişilerce ödenmesi gerekecektir. Bu ise gerek siyaseten, gerekse kamu sağlık güvencesine sahip kişilerin ödedikleri primlere ek olarak her bir sağlık hizmeti için fark ödemesini gündeme getirecek olması nedeniyle bugüne kadar uygulanma imkânı olmamıştır.

Konu, Sağlık Bakanlığı tarafından görüş için Bakanlıklara sunulan “Kamu Sağlık İşletmeleri Kanun Tasarısı” ile idari ve mali özerkliğe kavuşacak kamu sağlık kurumları için ne şekilde uygulanacak olması bakımından da önem ve öncelik taşımaktadır. Sağlık hizmeti sunumunda uygulanacak fiyatların belirlenmesinde kamu sağlık işletmelerinin ne kadar özerk olacağı, bundan sonraki uygulamanın şekillenmesi açısından belirleyici olacaktır. Uygulamanın daha sağlıklı bir şekilde yürütülebilmesi için, Sağlık Bakanlığı tarafından tespit ve ilan edileceği belirtilen fiyat tarifelerinin Resmi Gazete aracılığı ile kamuoyuna duyurulması, uygulamada ortaya çıkan yanlış anlamaların giderilmesine katkı sağlayacağı kuşkusuzudur.

12.02.2007 tarihinde Medimagazin Sağlık Haber Portalında yayınlanmıştır. Ulaşmak için lütfen tıklayınız: https://www.medimagazin.com.tr/authors/huseyin-celik/tr-kamu-saglik-tesisleri-fiyat-tarifesi-72-65-1023.html

Bilinmeyen adlı kullanıcının avatarı

tarafından yazıldı

1965 yılında Afyon’da doğdu. İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümü’nden mezun oldu (1987). 8., 9., 10. ve 11. Kalkınma Planlarının hazırlanmasında görev aldı. SSK Genel Müdürlüğünde Müfettiş, Acıbadem Sağlık Grubunda Satın Alma ve Lojistik, Pazarlama ve Kurumsal İletişim ile Hastane Direktörlükleri yaptı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının Soysal Güvenlik Reform Projesi’nde danışmanlık yaptı. 2013-2017 yıllarında T.C. Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcılığı yaptı. Halen kurucusu olduğu özel bir şirkette çalışmaktadır.

Yorum bırakın